banner
Güncel

TERS ALGI YÖNETİMİ…

Buna MAĞDURUN SUÇLU, SUÇLUNUN MAĞDUR gibi gösterilmesi de diyebiliriz.. Maalesef ülkemiz yıllardır bu TERS ALGI ile yönetilmekte ve herkesin birbirine şüphe ile bakmasına sebep olmaktadır.   Bu tür kepazeliğe bir..

TERS ALGI YÖNETİMİ…

Buna MAĞDURUN SUÇLU, SUÇLUNUN MAĞDUR gibi gösterilmesi de diyebiliriz..

Maalesef ülkemiz yıllardır bu TERS ALGI ile yönetilmekte ve herkesin birbirine şüphe ile bakmasına sebep olmaktadır.

 

Bu tür kepazeliğe bir sürü örnek verebilirim. Bu örnekleri vermeden önce size bir fıkra anlatmak istiyorum. Meselenin daha iyi anlaşılması için…

 

“Papa cenapları bir gün Paris’i ziyaret etmek ister. Ve Vatikan’dan biner uçağına Paris Havaalanına iner. Papa uçağının kapısına gelince gazeteciler etrafını sarar ve soru sormaya başlarlar.

‘Efendim Paris’teki Genelevler hakkında ne düşünüyorsunuz?..’

Papa’da bu soru karşısında hayretle,

‘Paris’te Genelevimi var?..’ der..

Öbür gün Paris’teki tüm gazeteler şu manşeti atarlar gazetelerinde..

‘Papa Uçaktan iner inmez Paris’te Genelevi var mı? diye sordu…’ “

 

Şimdi gelelim ülkemizin haline ve ahvaline..

Ülkemiz bir sürü açılımlara şahit oldu.. Bunlardan bir tanesi de ÇÖZÜM SÜRECİ idi..

Zaten işte bundan sonra çözülmeler başladı ülkemizde ve ülke insanlarında.

Tabiiki kanlımız PKK ile de görüştüler bu süreç esnasında. Vatandaşlarımızdan gelen tepkiler üzerine “Biz PKK ile görüşmedik, görüşen devlettir..” dendi.

Bir Allah’ın kulu da çıkıp “Bu Devleti şu an kim idare ediyor..” diye sormadı.

Yine o zamanlar bu süreci gerçekleştirmek için PKK nin siyasi kanadı ile her yerde görüştüler. Şimdi ise Millet İttifakına söyledikleri “Siz HDP ile berabersiniz dolayısı ile teröristlerle berabersiniz..” algısının beni ne kadar çılgına çevirdiğini hiç sormayın..

 

Önceleri, yani 19 yıl önce “3 Y” ile yani “Yasaklar, Yolsuzluk ve Yoksulluk” ile mücadele edeceklerini söyleyerek iktidara gelenlerin şu an ülkeyi ne hale getirdikleri benim gibi herkes görmektedir. Yasakların pik yaptığı, yolsuzluğun diz boyu olduğunu ve yoksulluk konusunda neredeyse Afrika ülkeleri seviyesinde olduğumuza şahidiz.

 

Ağzını açanın anasının ağladığını, hayatının karartıldığını biliyoruz. Cumhuriyetin tüm birikimlerinin nasıl talan edildiğini, yolsuzluğun artık olağan olduğunu görüyoruz. Halkın hali ise perişan ve akşam çocuklarına nasıl ekmek götüreceği telaşını iliklerine kadar yaşanmaktadır. Ama dedik ya algı ile yönetiliyoruz diye..

Sorarsan “Dünya bizi kıskanıyor..”

Sorarsan “Yerli Uçağımız göklerde..”

Sorarsan “Uzaya çıkacağız..” da inişimiz yumuşak mı olsun sert mi olsun..

Yani Algının bu kadarı da bu bünyeye fazla geliyor.

Gıdasızlıktan ve açlıktan nefesimiz kokuyor. “Biz yol yaptık..” diye seviniyoruz. Kan ile kazandığımız bu toprakları yabancılara satıyoruz. Kıçında kırk tane yaması olan akıl fukarası vatandaşım “Satıyorlar da, adamlar sırtına sarıp götürmüyorlar ya…” diye biliyor.. Vah benim mazlum ülkemin saf vatandaşı…

 

Şu günlerde ülke gündemi “Reisimizin bir damla kanı dökülse, oluk oluk kan dökerim..” diyen bir arkadaşın videoları ile çalkalanıyor. Bu arkadaşı zamanında illegal işlerinde kullananlarda da bir telaş aldı. Onunla resim çektirmek için sıraya girenler, şimdi o resimleri şimşek hızı ile silmekteler. Şimdi bu arkadaş yurt dışında kaçak ve kırmızı bültenle aranmaktadır.

Bununla işi olan kimler varmış, kimlerle iş birliği yapmış hepsini ortaya döküyor bu arkadaş. Hatta buna zamanında koruma polisi bile vermiş İçişleri Bakanlığı. O zamanlar “Hatırlı  ve hayırsever İş adamı..” olan, ama bu gün “Pislik bir mafya babası..” olan arkadaş, saydırıyor yurt dışından. Hiç kimsede müdahale bile etmiyor ve “Hayırdır, sen kim oluyorsun da bizi yani devlet görevlilerini töhmet altında bırakıyorsun..” diyen de yok..

Reisimizde tribün den seyrediyor ve her konuda esip gürleyen Reis susup dinliyor.

Tabirimi hoş görün, ortalık pis kokudan geçilmiyor.

Bana göre buda bir Algı Yönetimidir ve bu ülke insanına bu saatten sonra yeraltı dünyası ile Devlet iş yapsa da normaldir e getiriyorlar, duygularımızı….

Ama şu anda gündemde olan en önemli kelime ise “ÇÖKME”…

 

Kim kime emir vermiş, kim kimin malına çökmüş den tutunda, o mala çökenlere sonra kimler sonradan çökmüş gırla gidiyor. Yine tabirimi hoş görün “Kimin eli kimin cebinde..” belli değil..

Devleti idare edenler, elinde devletin Polisi, Jandarması ve Askeri varken, bu arkadaşı görevlendirmişler bu kirli işlerini yaparlarken.

Bu arkadaş ile Hükümet görevlileri arasında ARACILIK yapan yandaş ve yalaka gazeteciler bile var..

Koca T.C. Devletinin kimlerin elinde olduğunu görüyor musunuz siz.?

 

Reisimiz bir zamanlar söylüyordu ya “Kimler kimlerle berabermiş..”  İnsanın içi kalkıyor, midesi bulanıyor.

Şu an kimler kimlerle iş tutmuş ona bakmak lazım.

Velhasıl kelam sevgili dostlar “TUZ KOKTU” artık.

Hala kendilerini vazgeçilmez zannediyorlar ya, işte en çok canım ona yanıyor.

 

Bende diyorum ki….

Kendine gel be!.. Hiç kimse vazgeçilmez değildir.

Toprağın altı, kendini vazgeçilmezlerle doludur..

Hoşça kalın

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL