7 ÖLÜMCÜL SOSYAL GÜNAH….

“SEVEN SOCİAL SİNG”,

Türkçesi “7 Ölümcül Sosyal Günah”. Müellifi ise Mahatma GANDHİ.

Sevgili Cumhurbaşkanımızın geçmiş yıllarda yaptığı Resmi Hindistan ziyaretinde kendilerine, Hindistan’ın efsanevi lideri ve öğreti önderi GANDHİ’ nin 7 ölümcül sosyal günahını anlatan öğretinin bir kopyasını verdiler.

Bakalım neymiş bu 7 büyük günah.

1.İLKESİZ SİYASET,

2.EMEKSİZ ZENGİNLİK,

3.VİCDANSIZ HAZ,

4.NİTELİKSİZ BİLGİ,

5.AHLÂKSIZ TİCARET,

 6.İNSANİYETSİZ BİLİM ve

7.ÖZVERİSİZ İBADET.

 Bu öğretiler Aziz Dinimiz İslâm ile nasıl örtüşüyor değil mi? Yüce Kitabımız KUR’AN-KERİM’in birçok yerinde geçer bu öğretiler.

Hindular, İngiliz sömürgesinden bu öğretiler ile kurtuldular ve süper devletlerle yarışır oldular. Bizim de elimizde Allah Kelâmı Yüce Kur’an var ama hâlâ Amerikanın sömürgeliğinden kurtulamadık.

Avrupa Birliği bizimle kedinin fare ile oynaması gibi oynuyorlar. Neden mi? nedeni gayet basit Hindular bu öğretileri kendilerinde uyguladılar ve bu ölümcül sosyal günahı işlemediler biz ise Allah Kelâmından uzaklaştıkça battık. Hâlâ da batmaya devam ediyoruz.

    Hindistan Başbakanı da bu öğretileri 0 zamanın Başbakanı şimdinin Cumhurbaşkanının eline sanki bir şeyler biliyormuş gibi sıkıştırıvermişti. Alın sizde kurtulun der gibi.

Emek harcamadan zengin olanlarımız var, komşumuz aç yatarken geviş getire-getire uykusunda ve yemeğinden haz alanlarımız da var. Ticaretimizde de Ahlâk da kalmadı ve maalesef ticari geleceğimiz için ibadet yapar olduk. Dünün Mücahitleri bu günün dev Müteahhitleri oldu ve İslâm adına yapılan tesettür defilelerindeki rezilliği bilcümle gördük. Bir de özverisiz ibadeti de bunun içine ekleyince, karşımıza ne idüğü belirsiz bir insan silueti çıktı. Vatanımıza, milletimize ve dinimize hayırlı olsun. Oy uğruna her türlü insani suiistimali yapmak da caiz oldu. Oy uğruna yapılan kömür dağıtma acıları yaşandı. Doğalgaz ile normale dönen Düzce’nin havasını, dağıtılan kalitesiz kömürle yaşanmaz hale getirdiler.

İnsanın emeğinin karşılığı verilmez oldu ülkemiz de. “Anlını teri kurumadan, işçinin hakkını verin” dini emrini ayaklar altına aldık. Namazını kılmayana lâfım yok, bilmiyor veya inanmıyor orası onun bileceği bir iş. Amma beş vakit namazını Cami de kılıp vatandaşı sömürenlere ne dersin. Buradan size vaaz verecek halim yok lakin yapılanları gördükten sonra da susmayı içime sindiremiyorum.

Şimdi etraftan duyduğum bir söz var durun size onu nakledeyim. “Efendim bundan öncekiler yerken ses çıkartmıyordunuz, şimdi bunlar yapınca mı gözünüze battı” diyenlere sesleniyorum. Onları bu işleri yapıyor diye iktidardan uzaklaştırdık ve sizi iktidar yaptık büyük bir çoğunlukla, bunlar hak-hukuk bilirler diye. Sizin böyle bir lüksünüz yok.

Haksız kazançtan uzak durmayı, Devletin malının kutsal olduğu ve orada bu ülkede bulunan her ferdin hakkı olduğunu bizlere Yüce dinimiz açıkça beyan eder. Bırakın bu Allah adına devleti ve insanlarını soymayı.

Şu an bu ülkede İlkesiz siyaset var, Emeksiz zenginlerimizde var hamdolsun, niteliksiz bilgilerle ahlâksız ticareti de bir harman ettik mi? zaten ibadette bunları becermek için var. Ondan sonra gelsin Amerika ve Avrupa Birliği, sömür Allah sömür.

Lütfen özümüze dönelim, bize bizden başkası yar olmaz.