banner
Güncel

Aşılansakta mı saklansak, Aşılanmasakta mı saklansak?

Geçen bir radyo programında konuşmaya denk geldim. Radyo sunucusu “Zaten ülke gündemimiz 10 ms de değişiyordu, alışmaya başlamıştık. Ama şimdi dünyanın gündemi de bizim gündemimize eklenince kaldıramadık” dedi. Evet 2019..

Aşılansakta mı saklansak, Aşılanmasakta mı saklansak?

Geçen bir radyo programında konuşmaya denk geldim. Radyo sunucusu “Zaten ülke gündemimiz 10 ms de değişiyordu, alışmaya başlamıştık. Ama şimdi dünyanın gündemi de bizim gündemimize eklenince kaldıramadık” dedi.

Evet 2019 yılında başlayan Covid Salgını, Mart 2020 itibari ile gündemimize girdi.

Sonrasında, yok o virüs nezle virüsü gibi, yok bişey yapmaz geçecek, merak etmeyin açıklamalarına karşılık, başta dünyanın dev ekonomilerini etkileyen bir sürecin sonunda bugünkü yeni gündemimiz AŞI oldu.

Ülke olarak yapılan her şeyin arkasında, asıl yapılma sebebinin, kapalı kapılar ardında dönen oyunlara misilleme olduğunu düşünmeyi çok severiz.

Kısacası komplo teorilerine bayılırız.

Aşı için neler söylendi?

İçine çip takacaklar denildi.

Zihnimizi okuyacaklar yerimizi bilecekler denildi.

Ya arkadaş dost sohbetinde, “mücver yerim akşam” diyorsun, biraz sonra instagrama girince karşına ev yemekleri yapan lokantaların reklamları boy boy çıkmıyor mu?

Trafiğe takılmayayım diye açtığın navigasyon senin an be an, nerede olduğunu göstermiyor mu?

Telefonla cebinde yürüyüş yaptığında, tebrikler şampiyon çok güzel yürüyüş yaptın, alkııııış diye senin gaza getirmiyor mu?

Sırf iki tuşa basmak zoruna gittiğin için telefonuna, yüz tanıma, göz tanıma, parmak izini kaydetmedin mi?

Eeee o zaman çipten neden korkuyorsun:)

Benim asıl korkum ve anlamadığım konu, bize şuan önerilen Çin aşısının 3. Faz aşamasında yapılan testlerinde, Endonezya’da %65 koruyucu iken, Türkiye’de nasıl oluyorda %91 çıkıyor?

Devam ediyorum, Biontech firmasının kurucuları, karı koca Türk iken ve bize adım atıp ürününü göndermek isterken, nasıl oluyor da sınırlı sayıda aşı alabiliyoruz?

Ve en önemlisi bu aşılar, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, çıkıp aşı olmadan önce ünlülere, sosyetiklere, kodamanlara yapıldı mı?
Yapıldı ise hangi amaçla yapıldı?

Çernobil faciasından sonra radyasyon başta Karadeniz kıyıları olmak üzere, yakın coğrafyaya yayılırken, dönemin Sanayi bakanı çıkıp, “Radyasyon var diyen dinsizdir” diyerek haber yapan gazetecileri suçlamış, radyasyon olduğu iddia edilen çaydan kameralar önünde içmiş ve insanları felaket tellallığı ile suçlamıştır.

Kendisi 82 yaşında kalp yetmezliğinden vefat ederek radyasyonun olmadığı ve kansere sebebiyet vermediğini gösterse de, son 20 yılda kanser vakaları özellikle Karadeniz bölgesinde oldukça artmıştır.

Benzer uygulamayı, “Ankara’nın şebeke suyu zararlıdır” diye Türkiye gündemine oturduğu dönemde Melih Gökçek te yapmıştı. Hatta yayın sırasında tuvalete giderek oradaki çeşme suyundan bir bardak doldurarak, kana kana içmiştir.

Sonrasında isal oldu mu, yada metabolizması nasıl etkilendi bilemiyorum. Ama belki de görevden azlolmasına su sebep olmuştur. Kim bilir 🙂

Sonuç olarak komplolar bitmez. Bir gerçek var ki, gittiği yerlerde, 40 snipper, 50 araba güvenlik ve daha bir çok imkanla korunan kişi aşıyı olduysa, demek ki olabiliriz diye düşünüyor insan.
Yine dost sohbetinde kısıtlamalar yavaş yavaş kaldırılmaya başlandığı zaman bir arkadaşım dedi ki:
“Ne zaman ki cumhurbaşkanı halkın arasına karışır, Cuma namazını cemaatle beraber kılar, işte o gün bende dışarı çıkarım”

Siyasi figürler, ülkede insanların yapacakları her hareket için örnek teşkil etmektedir.
Bu anlamda Sn Cumhurbaşkanı olmak üzere, aşı olan tüm siyasi liderlere gösterdikleri olumlu yaklaşım ve aşı olmaktaki önderlikleri için teşekkür ediyorum.

Bize ne zaman sıra gelir, gelirse ne zaman yaptırırız bilmiyorum ama normale döneceksek bizler de elimizi taşın altına koymalıyız.
Hadi kalın sağlıcakla..

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL