Biliyorsunuz Aralık ayının gelmesi ile beraber sadece hava soğumaya başlamaz, aynı zamanda sene sonunun yaklaşması ve buna müteakip yılbaşı ile ilgili hali hazırdaki protestolar artmaya başlar. Zaten Türkiye’ de kutuplaşmak..
Biliyorsunuz Aralık ayının gelmesi ile beraber sadece hava soğumaya başlamaz, aynı zamanda sene sonunun yaklaşması ve buna müteakip yılbaşı ile ilgili hali hazırdaki protestolar artmaya başlar. Zaten Türkiye’ de kutuplaşmak için iki kişi olmak yeterli son zamanlarda. Aslında bir kişi bile yeterli de çok zorlamıyoruz. Eeeee büyüklerimiz boşuna mı demiş, utanmasa kendi dışkısı ile bile kavga edecek diye… İşte tam günümüz Türkiye sosyal durumunu anlatan bir söz.. Ne ileri görüşlü bu eski topraklar…
Efendim yılbaşı yaklaştıkça dedim ya, kutlama protestoları başlar hemen. Size özellikle geçtiğimiz yıllarda ses getiren birkaç protestoyu paylaşmak isterim.
Geçtiğimiz yıllarda bakkal olarak devam eden ticaretine, 31 Aralık’ta kuruyemiş satmayarak yılbaşını protesto eden bir esnafımız, en çokta o gece bacadan girerek, masada akşamdan kalan çerezleri yeme hayali ile yanıp tutuşan Noel Babayı üzmüştü. Ayrıca dükkanındaki çerez standından ürün almak isteyen insanlara da “NO EL” pankartı ile no=hayır el=el diyerek yılbaşına hayır demek istemiştir.
Geçtiğimiz sene Noel Babanın var olduğunu, geyiklerinin çektiği kızak ile gökyüzünde ev ev gezdiğine inanan değerli kardeşimiz, 31 Aralık akşamı çatıya çıkarak, kendisini kameraya aldırmış ve bacanın yanında basın açıklaması yapmıştı. Bu açıklamada Noel Babanın Müslüman ülke damlarına gelmemesini , gelecekse göreceğinin de olduğunu, burada kendisini sopa ile beklediğini söylemişti. Geçen sene bu tehditten tırsan ve gelmeyen Noel Baba için aynı kardeşimiz ( kardeş derken bayağı izbandut gibi bir herif) bu sene de bacasına astığı kukuleta, altındaki kırmızı tulumun üzerine “Noel Baba bizim babamız olamaz, o olsa olsa gavur olduğu için Noel Papa olur, geçen sene tırstı gelemedi, bu sene gene bekleyeceğim, bu sefer elimde ruhsatlı av tüfeğim ile bekleyeceğim” dedi. Kamu Spotu: Lütfen çocuklarınızı küçükken kafa üstü düşürmeyin, sonra biz uğraşıyoruz.
Bu arada son yapılan kabine toplantısında alınan karar doğrultusunda, otellerde yılbaşı kutlaması korona virüsle mücadele kapsamında yasaklanmış. Evlerde yapılması planlanan kutlamalar içinse “ Gerekirse istihbarat polisleri partilere operasyon yapacak” Oha olum, bu tam Amerikan filmi bekarlığa veda partisi sahnesi gibi değil mi? Orada polis, itfaiyeci, güvenlik görevlisi kıyafetli kişiler girip, striptiz yapmaya başlıyorlar. İnşallah, batıya ve Amerika’ya bu anlamda özenmeyiz.
Son olarak, konu dinimiz olduğunda, günahlar sevaplar olduğunda duyarlı olan değerli kardeşlerim.
Sizleri “Kimse bir mümini kasten öldürürse cezası, içinde devamlı kalmak üzere cehennemdir.” Nisa Suresine karşın, küçücük çocukları taciz edip öldüren, ama müebbet hapsi affedilen kararları protesto ederken de görmek isterim.
Sizleri “ Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün ve doğru terazi ile tartın. Bu hem daha iyidir hem de sonucu daha güzeldir” diyerek İsra Suresinde buyurulmasına karşılık, kamu ihalelerinde 3 iş gösterip tek iş yapan, inşaat yaparken daha fazla kar etmek için daha az demir kullanıp, malzemeden çalan müteahhitlerin serbest kalmasını protesto ederken de görmek isterim.
Sizleri “Ey iman edenler! Allah’tan sakının ve doğru söz söyleyin” diyerek Ahzab süresinde buyurmasına karşılık, sahte diploma ile üniversiteye gidip, devletin çeşitli yüksek kademelerinde yer alıp, 4 yerden birden maaş alırken, gerçek üniversite mezunu atanamayan öğretmenlerin atanamadığı için intihar ettiğinde, bu düzeni protesto ederken de görmek isteriz.
İşin aslı biz sizi bütün haksızlıkların karşısında dimdik ayakta görmek isteriz…
İyi seneler…
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)