Geçtiğimiz senelerde ağırlık kazanan bir konu vardı hayatımızda. Bilirsiniz kapitalist düzen, kişilerin yastık altında yada ceplerinde tuttukları paraları almak için çeşitli gün ve haftalar uydurur. Örneğin sevgililer günü, örneğin anneler..
Geçtiğimiz senelerde ağırlık kazanan bir konu vardı hayatımızda. Bilirsiniz kapitalist düzen, kişilerin yastık altında yada ceplerinde tuttukları paraları almak için çeşitli gün ve haftalar uydurur.
Örneğin sevgililer günü, örneğin anneler günü, örneğin babalar günü ve son dönemin en gözde günü Black Friday.
Peki nedir bu Black Friday. Bu Black Friday, Gavur Avrupa’nın, o pis haçlı toplumun bizim tek mübarek günümüz olan cumayı karalamak için çıkardığı, en mübarek günümüzü küçük düşürmek için uydurduğu karalama kampanyasının ismi… şaka şaka bayağı %70 e, 80 e 90 a hatta üstüne para verilen, yılın en büyük kampanyasına verilen isimdir. Komplo teorilerini çok seven, muhafazakar toplumumuzun bir kısmını etkilemek için yaratılan güzel bir peri masalı bu yukarıda yazdığım. Ha inananlar var ama zaten bizde inandırılmak istemiyor muyuz?
Peki Black Friday nasıl ortaya çıktı? İlk olarak 1932 yılında ABD’de başlayan Black Friday indirimleri yılbaşı döneminin başlaması ile ortaya çıktı. Şükran günün devamında gelen ve Noel alışverişinin başladığı Cuma günü, alışverişi teşvik etmek için, firmaların başlattığı sonrasında da İngiltere ve Kanada da devam eden bir alışveriş etkinliği… Bu alışveriş gününe tarihte ilk defa 1961 yılında gazetelerde Black Friday olarak bahsedilmiştir. O günde, Philadelphia’da, alışverişten dolayı oluşan yoğun trafik ve zorluklar nedeniyle bu isim verilmiştir.
Bizde yukarıda bahsettiğim teoriye inanan, istisnalar hariç, kul hakkına özen göstermeyen, kadına şiddeti hoş gören, kabalığı zorbalığı adamlık sanan, çocuk istismarına göz yuman tipler, dükkanlara girip kartonetleri vitrinden alarak, başta kapitalistlerin sonra da masonların oyunlarını evelallah bozmuşlardı. Teşekkürler Süpermen Hamza. Sam amca sayende geçen sene üzüntüden ağlıyordu. Hatta Cia, Fbi, Derin Amarika, Yüzeysel Kanada ve üst aile rakıfelırlar o gün bugündür 2020 için yapacakları hamleyi düşünüyorlardı. Hatta illüminatilerin rutün olarak gerçekleştirdikleri aylık değerlendirme toplantısında gündemin ilk maddesi buymuş. İçeriden aldığım bir duyuma göre de, 2019 yılı öncesine kadar Black Friday yani Kara Cuma adı ile yapılan kampanyalardan sonra yapılan alışverişler sonrası Müslümanlıktan, deistliğe seçenlerin oranı da azımsanmayacak kadar çokmuş. Ama Süperman Hamza ve çetesinin müdahalesi ile bu büyük oyun bozulmuş… Peki Sam amca bu sene ne yapmaya karar vermiş?
Biliyorsunuz Dünyayı yöneten 5 aile var ama en meşhurları Rakıfelırlar ve Roşfeltler. Bunlar yine yuvarlak masa etrafında toplanıp 2020 yılında bu işi nasıl çözeriz diye düşünmeye başlamışlar. İşte o toplantıdan bir paragrafı paylaşmak istiyorum. Parantez içinde de Türkçelerini dilim döndüğünce çevirmeye çalışacağım.
RF: Hey Mayk Whats up? ( naber la mayk nassın)
RO: thanks Tom, you?( sağol iki gözümün çiçeği, sen nassın)
RF: I m fine, but ı am little upset for this year. Because Turkish Men and his crew, understand our purpose about Friday ( valla eyyim kurban, emmee canım çok sıkkın. Hamza ve kankaları bizim ne halt etmek istediğimizi büyük planımızı anlayıp bozdular)
RO: WTF ( Kahretsin)
İşte geçen sene, gündem bu şekilde çalkalanmışken, sanki aynı tarihte bu sene de kampanyalar yapılmayacakmış gibi, isim değişikliği ile aynı çalışma devam etti ve ediyor.Ama isim değişti ya artık, Cumamız çok şükür güvende. Kara Cuma yerini Efsane Cuma, Süper Cuma, Beklenen Cuma, Cuma Aşkına, Şahane Cuma, Tekno Cuma, Bereketli Cumaya bıraktı.
Değerli okurlar, şunu bilmek ve unutmamak lazım. Bir oyun varsa ismi değişse de oyun devam eder. Birinin kara, başkasının beyaz demesi ile insanlar dinden çıkmaz. İnsanlar din kisvesi altında nelerin istismar edildiğin, maneviyatına inandıkları ve gönüllerinde üst seviyeye çıkardıkları insanların kapalı kapılar ardında ne haltlar ettiğini görünce, güzel dinimizden uzaklaşır. O yüzden bırakın elin gavurunu da, kendi içimizdeki münafıkları temizleyelim. Yoksa asıl o zaman din elden gidecek, 15 Temmuz daki gibi çok yuvalar yıkılacak ve daha çok 15 Temmuzlar yaşanacak…
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)