banner
Düzce Yerel

ŞEFFAFLIK!…

Tilkiye, “Tavuk kümesine bekçilik yapar mısın?..” demişler. Tilki de sırıtarak, “Kümesin bekası için seve seve tabiiki..” “Yalnız gülmekten söyleyemiyorum..” demiş..   Bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, üç kurumun..

ŞEFFAFLIK!…

Tilkiye,

“Tavuk kümesine bekçilik yapar mısın?..” demişler.

Tilki de sırıtarak,

“Kümesin bekası için seve seve tabiiki..”

“Yalnız gülmekten söyleyemiyorum..” demiş..

 

Bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, üç kurumun başına özellikle

MİLLİ ifadesini koymuştur.

Bunlar,

MİLLİ Eğitim,

MİLLİ Savunma,

Ve MİLLİ İstihbarat..

 

Yani, Eğitimimiz MİLLİ olacak, Savunma ve sanayimiz MİLLİ olacak ve İstihbaratımız MİLLİ olacak.

 

Eğitimimizin 19 yıldır başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi. Yazboz tahtası gibi oynandı da oynandı. Eğitim seviyemiz ise 3.cü dünya ülkelerinin eğitiminin bile gerisinde olduğunu istatistiklerden öğreniyoruz.

Güncel hayatta da bunun örneklerine rastlaya biliriz.

Mesela, bir öğrenciye “T.C.nin ilk Cumhurbaşkanı kim?..” diye sorulduğunda, R. Tayyip ERDOĞAN diyebiliyor.

“Kıbrıs adası hangi denizimizde?..” diye sorulduğunda Karadeniz de demesi gibi.

Hatta yurtdışından yayın yapan bir zamanların hayırsever işadamı, sonranın mafya babası olan arkadaş uzaktan eğitimin en başarılı hocası seçilebilir. 9 videoda ülkenin nasıl soyulduğunu vallahi öğretti bize.

Gülmeyin bunlar bu ülkede oluyor maalesef.

 

Gelelim MİLLİ Savunmamıza ve savunma sanayimize..

METE Handan bu yana Ordusu, Milleti ile bir bütün olan kurum, bütün olmaktan çıkarıldı ve Ordu disiplininin maalesef son 20 yılda içine edildi. Ordu hiyerarşisi bozuldu ve bu konuda eğitim almış ordu mensuplarımız ERGENEKON, BALYOZ gibi kumpaslarla cezaevlerine atıldı. Harp okulları kapatıldı.

İşin komik tarafı Harp Akademisinin başına askerliğini bedelli yapmış bir tarihçiyi Dekan olarak atadılar…

Gelelim silah sanayiine.

Adapazarı’ndaki Tank Palet Fabrikamız YENİLEME ayağına kimine göre satıldı, kimine göre kiraya verildi.

Şimdi ise Ülkenin silah ve savaş gereçleri fabrikası yani Makine Kimya Endüstrisi Kurumu şirketleştirilip Katar Savunma sanayiine verileceği söylentileri var. Gerekçesi ise yine aynı, YENİLEME…

 

İstihbaratımız ise MİLLİ olmaktan uzaklaşalı çok oldu. Bu konuda bir şeyler yazmak istemiyorum. Çünkü midem kaldırmıyor.

 

Başında MİLLİ ibaresi olmayan diğer bakanlıklarımız ve kurumlarımız ise Milli olanlardan pek farklı değil.

Bakanlıkların ve kurumların tamamı atama usulü ile sulandırıldı. Ticaret ile uğraşanı Ticaret Bakanı, Müteahhidi Çevre ve Şehircilik Bakanı, dershane sahibine Milli Eğitim Bakanı hatta özel hastanesi olan şahsa Sağlık Bakanlığını verirsen işin cılkı çıkıyor. Hatta iç işleri ile ilgili bir tek makale okumamış birine de İçişleri Bakanlığını verince işin nasıl sulandırıldığını anlamışsınızdır umarım. ŞEFFAFLIK yok, LİYAKAT hiç yok, ama sorarsanız devlet yönetiyorlar.

 

Devlet mi yönetiliyor? Yoksa şirket mi? karıştırdık. Gerçi Cumhurbaşkanımız “ülkeyi şirket gibi yöneteceğim” dediğinde anlamalıydık işin vahametini.

Yolsuzluğun, israfın ve suiistimalin dip yaptığı bir ortamda ne bekliyoruz ki.

 

Sayın Cumhurbaşkanımız geçenlerde Belediye başkanları ile bir toplantı yaptı. Orada yaptığı konuşmada “İhalelerinizi ŞEFFAF yapın, herhangi bir şaibeye izin vermeyin.. Halka inin ve onların dertlerini dinleyin” dediğinde beni bir gülme aldı sormayın. Ve hala gülüyorum biliyor musunuz?.

Yahu adama sorarlar “19 sene sonra aklınıza yenimi geldi?..” diye. Bu sayfalardan yıllardır yazıyoruz.

Belediye ihaleleri kimlere hangi şartlarda verildiğini bilmiyoruz. Bu konuda şeffaf olun.. diye diye dilimizde tüy bitti.

Pekâlâ, halka nasıl inecekler?.

Esnafın ve halkın sıkıntılarına kulaklarını tıkayıp, gözlerini yumanlar halka ne anlatacak merak ediyorum.

Seçimden seçime halka inip seçildikten sonrada halka tepeden bakanlar halka neyi anlatacaklar.

AÇIZ diyen halka “Açsanız muhalefete gidin onlar doyursun sizi..” mi diyecekler.

Hoppalaaaa!..  yoksa Sayın Cumhurbaşkanımız, gemi karaya oturdu da “Yakında seçim var, hazırlıklı olun..” diye subliminal yani bilinç altı mesaj mı veriyor? dersiniz..

Olur mu, olur…

Hoşça kalın..

 

Ahmet ÇODUR

Düzce AHALİ Gazatesi

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL