banner
Güncel

AK PARTİLİLER TÜM BUNLAR İÇİNİZE SİNİYOR MU?

Çok gerilere gitmeden sadece son günlerin olay ve durumlarından bir derleme yapalım. Biz canımızın derdine düşmüşüz, harıl harıl aşı arıyoruz, zaten çok kısıtlı aşı için sıramızın gelmesini bekliyorken; Dışişleri Bakanı..

AK PARTİLİLER TÜM BUNLAR  İÇİNİZE SİNİYOR MU?

Çok gerilere gitmeden sadece son günlerin olay ve durumlarından bir derleme yapalım.

Biz canımızın derdine düşmüşüz, harıl harıl aşı arıyoruz, zaten çok kısıtlı aşı için sıramızın gelmesini bekliyorken; Dışişleri Bakanı çıktı, turizmden gelir sağlamak için ‘Turistin gördüğü herkesi aşılayacağız’ dedi. Yetmedi, Turizm Bakanı çıktı, bizleri maskeli süvari  durumuna düşürdü. Canımız burnumuzdayken, turist gelecek diye topyekun Türk milletinin aşağılanmasını içinize sindiriyor musunuz?

Bu iktidar ‘yolsuzluklarla’ mücadele etmek için sizlerden oy istedi. Ne var ki, bu ülkenin yönetiminde söz sahibi olan Ticaret Bakanı, bırakın yolsuzlukla mücadele etmeyi, kendi bakanlığını yolsuzluğa alet etti. Kocasının şirketinden kendi Bakanlığına fahiş fiyatla mal sattı. Çok iyi bir iş yapmış gibi de ‘aferin’ aldı. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak için dava yolunda yürürken bu durumu içinize sindiriyor musunuz?

Mazlum ve garibanın yanında hak, hakkaniyet ve adalet için safları sıkıştırmaktan söz ederken; mafyanın biri mektup yazıyor, diğeri video yayınlıyor. Bu mafya, bu ülkenin insanları için ‘oluk oluk kan akıtacağız, kanlarında duş alacağız’ diye meydanlarda mitingler yaparken alkış tutulmasını içinize sindiriyor musunuz?

Bu ülkenin geleceğinin liyakatli insanlara teslim edilmesi gerektiğinden,  eşit iş ve ücretlerden söz ediyordunuz. Üniversite mezunu gençlerimiz asgari ücretle şoför, bekçi, çöpçü olmak için kuyruktayken; kumar fişleriyle, revü kızlarıyla, elinde kadehle jakuzide poz veren,  lise terk ve henüz 20’li yaşlarında olmasına rağmen, lüks sitede oturduğu, lüks otomobil koleksiyonu yaptığı, üstelik, hortum gibi kokain çektiği ortaya çıkan güya dava arkadaşlarınızın Türkiye’nin geleceğinde söz sahibi olmalarını içinize sindiriyor musunuz?

2014 yılında Soma’daki maden faciasında 301 madenci öldü. O tarihlerde sizin büyükleriniz ‘güzel öldüler’, ‘ bu işin fıtratında var’ dediler. 13 Mayıs tarihinde meydana gelen facianın davası sonuçlandı ve tutuklu kimse kalmadı.  O ölen madencilerin analarının, eşlerinin, çocuklarının ne hissettiklerine ilişkin vicdanını dinliyor musun? Alınan kararı içinize sindiriyor musunuz?

Bu ülke ana/dolu’dur. Bu ülke namusumuzdur, ana, eş, çocuk canımızın bir parçasıdır. Anamıza, kadınımıza, bacımıza, çocuğumuza dil uzatıldığında bunu hiç içimize sindiremeyiz. Hayat bağımız, gayemiz olan kadınlarımıza çocuklarımıza laf edilmesini siz içinize sindiriyor musunuz?

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

İmage To Text Windows 11 Key

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL