banner
Güncel

ISITILAN ÇÖZÜM SÜRECİ!…

O zamanlar yani 2009 yılında Türkiye gündeminin en önemli maddesi ÇÖZÜM SÜRECİ idi. PKK’nın 1984’teki ilk eylemi sonrasında 40 bin insanın öldüğü belirtilen ülkemdeki terör eylemleri sürecine son vermeyi amaçlayan..

ISITILAN ÇÖZÜM SÜRECİ!…

O zamanlar yani 2009 yılında Türkiye gündeminin en önemli maddesi ÇÖZÜM SÜRECİ idi.

PKK’nın 1984’teki ilk eylemi sonrasında 40 bin insanın öldüğü belirtilen ülkemdeki terör eylemleri sürecine son vermeyi amaçlayan en kapsamlı adım 2009’da başladı.

 

2011’de yine çatışmalar yaşandı, ancak o yılın Temmuz ayında çıkarılan “Çözüm Yasası” ile sürece devam edildi.

 

Hükümetin Öcalan ile görüşüldüğünü açıklaması,

Paris’te üç PKK’lı kadının öldürülmesi,

Oslo görüşmelerinin sızdırılması,

MİT müsteşarının ifadeye çağrılması…

Dolmabahçe Mutabakatı..

Süreç, 2013 Nevruzunda “Öcalan’ın Diyarbakır’da okunan mektubu” ile yeniden başladı,

 

“AKİL İNSANLAR” Türkiye’yi dolaştı. 40 kişinin öldüğü KOBANİ protestoları nedeniyle kesintiye uğrayan “çözüm sürecinde” Öcalan’ın açıkladığı müzakere taslağıyla yeni bir viraj daha dönüldü.

 

Habur’da çadır mahkemeleri ve Türk askerinin kışlalardan çıkarılmama süreci vs.vs…

İşte o gün yaşananlar bunlardı…

 

Ta ki Ulu Reisin “Çözüm sürecini şimdilik buzdolabına kaldırdık…” beyanatına kadar.

İşte o buzdolabına kaldırılan ÇÖZÜM SÜRECİ bu günlerde dolaptan çıkarıldı ve ısıtılmaya başlandı.

Tam da PKK’nın siyasi kanadı dediğimiz, HDP’nin kapatılması ve milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırılması tartışılırken.

 

Hem de Ülkemde salgının ve ekonomik sıkıntıların dibine kadar yaşandığı bir zamanda..

Ve AKP’de büyük çözülmeler yaşandığı,

hatta devleti idare edecek alternatiflerin arandığı bir dönemde ÇÖZÜM SÜRECİ gibi abuk sabuk bir projenin tekrar ısıtılıp gözümüzün içine sokulmak istenmesi beni pirelendirdi..

 

Bir söz vardır bilir misiniz?..

“Yahudi’nin işi bozuldu mu eski defterleri karıştırırmış..” Onun misali mevcut iktidar ne zaman köşeye sıkışsa, bu milleti oyalayacak muhakkak bir gündem bulur..

 

Yerli ve Milli Uçağımız göklerde,

Yerli ve Milli Tankımız sahada,

Elektrikli Traktörümüz tarlada,

Karadeniz’de bulunan Doğalgaz rezervi,

En son olarak da, AYA YOLCULUK..

Hatta Reisin Ay yüzeyine yumuşak mı yoksa sert mi ineceğimizi teferruatlı bir şekilde anlatması…

Bunların hepsi; şahsi kanaatimdir, ülke tansiyonunu düşürüp Milleti uyutma terapisi…

 

HDP kanadında ise hükümete “AÇIKLARIM..” resti ise bu işin ne kadar su kaldıracağını ve ilerideki günlerde canım ülkem hangi acılara gebe kaldığını bize çıplak gözle gösterdi.

 

Nedir bu “AÇIKLARIM” tehdidindeki 3 ana sır, birde ona bakalım…

 

1-ÖCALAN dahil, bütün PKK’lılar affedilecek. (HABUR rezaleti bunun ilk adımı idi.)

2-Güneydoğu bölgemiz “KÜRT Özerk bölgesi” ilan edilecek. (Irak sınırımızdaki Güney    Kürdistan söylemindeki Kuzeyi gösteren bölge..)

3-O bölgeden TSK ve Türk Polisinin geri çekilip, Kürt asker ve polisine devredilecek. (Silahlı kuvvetlerimizin kışlalarından çıkmayacak söylemi bunun ilk adımıdır)

 

Bu “Açıklarım..” tehdidinin içeriği doğru ise; AKP seçim bildirgesinde “Kürtlere ben bu tavizi vereceğim” dedi mi?.

Demediyse, halktan böyle bir yetki almamıştır. Eğer bildiride yoksa “AKP affedilemeyecek bir ihanetin içindedir..”  demektir..

Türk Halkı bunu öğrenirse, kıyamet kopacak demektir.

Yoksa “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE..” deyimi yani sözü, Kışlaların kapılarından ve dağlardan bunun için mi kaldırıldı?.

Hatta “BAYRAK” şiiri okul kitaplarından bunun için mi çıkarıldı?.

Hatta ve hatta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün GENÇLİĞE HİTABINDA bahsettiği “DAHİLİ ve HARİCİ BEDHAHLAR” ın arzı endam etmesi bu günlere mi denk geldi?.

Bekleyip göreceğiz..

 

Lakin her seferinde söylüyoruz, biz bu VATANI 30 Kupona almadık ve öyle gizli hesaplarla da teslim edecek değiliz.

Bu böyle biline….

 

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL