banner
Güncel

KARARNAMELER…

Geçtiğimiz gece alınan ani bir hatta iki karar ile, gündem tersine döndü. 1. Si Cumhurbaşkanı kararnamesi ile  2011 yılında Türkiye öncülüğünde imzalanan ve dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan her..

KARARNAMELER…

Geçtiğimiz gece alınan ani bir hatta iki karar ile, gündem tersine döndü. 1. Si Cumhurbaşkanı kararnamesi ile  2011 yılında Türkiye öncülüğünde imzalanan ve dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan her türlü şiddet olayına karşı koruma ve mağdur olanları kollama sözleşmesi olan İstanbul sözleşmesinden çıkıldı. Cinsiyet eşitliğine vurgu yapan, aile içi yada dışında başta kadına yapılan şiddet uygulamalarına karşı çıkan sözleşme iptal edildi. Bir kesim aile değerlerine, bu sözleşmenin kurşun sıktığını düşündüğü için bu haberi büyük mutlulukla karşıladı.

Zaten 2021 yılında kadını sadece toplum için de, evinde oturan, eşine hizmet eden, eşinin uyguladığı sözlü yada fiziki şiddete kader deyip karşı çıkmaması gereken bir birey olarak bulan, kadını sadece anne olarak görenlere cinsiyet eşitliğini anlatmak mümkün değildi.

Sözleşmede zinayı teşvik ediyor diyenlerin, medeni hukuk ile dini nikah kıymak koşulu ile 4 kadına kadar sahip olma hakkının elinden alındığını söyleyenlerin, bu sözleşmeyi anlaması tabii ki mümkün değildi.

Cinsel yönelim kelimesi geçtiği için, eş cinselliği teşvik ettiği ve ailelerin çocuklarının bu yönelimlerine engel olması, bu sözleşme ile engel olunmaktadır diyenlerin, küçücük erkek çocuklarına bademleme adı altında cinsel tacizde bulunulmasını normal bulanların bu sözleşmeyi anlaması mümkün değildi.

Samsun da, karısını sokağın ortasında 5 yaşında kızının karşısında, hunharca kafasını asfalta vuran, uzman çavuş sıfatına sahip bir kişinin bir kız çocuğunu alı koyup, 20 gün tecavüz edip, sonrasında kızın intihar etmesine sebep olanlara kanunların bir şey yapmadığı ortamda, İstanbul Sözleşmesinden korkmak nedir?

Sırf nikah kıydığınız için karınızı dövmeye engel olduğu için mi karşı çıktınız? Fiziksel gücünüze kanunlar nezdinde engel olunacağından korktuğunuz, kadınla eşit olmak gururunuza dokunduğu için mi karşı çıktınız? Kadından üstün gören bakış açısına sahip kişilerin, kendini tüm ırklardan üstün gören ve her fırsatta bu yanlıştan dolayı eleştirdiğiniz İsrailoğlularından ne farkı var?

Bir başka konu da, son 1 yılda 4 kere değişen Merkez Bankası Başkanı oldu. Merkez bankaları bağımsızlıkları ile güven veren, mevcut iktidara göre değil, ekonominin seyrine ve düzene koruyacak şekilde hareket eden kurumlardır. Ama bizde öyle olmadı, olmamaya da maalesef devam ediyor. Daha içler acısı ise görevden alınan Naci Ağbal ın attığı twit oldu. “Bugün itibariyle görevden alınmam nedeniyle de şükranlarımı arz ediyorum.” Dünya tarihinde işinden kovulan kişi, kendisi kovan kişiye teşekkür etmemiştir sanırım. Bu cümle de tarihe not düşülmelidir.

Son olarak da asıl gündemimizde olması gereken ve yukarıdaki maddeler kadar önemli olan, ama maalesef gündem olamayan konuda sıra. Danıştay kararı ile okunması yasaklanan ANDIMIZ.

İnsan merak ediyor, Danıştay acaba, Türk olmayı mı, doğru olmayı mı, çalışkan olmayı mı, küçüklerimizi korumayı mı, büyüklerimizi saymayı mı, yoksa ülkümüzün yükselmek ve ileri gitmek olmasının söylenmesini mi doğru bulmadı. Ama ben şunu söylemekten asla vazgeçmeyeceğim.

“VARLIĞIM, TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN. NE MUTLU TÜRKÜM DİYE”

Haftaya görüşmek üzere…

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL